-KISAS FARZDIR
-KISASTA SİZİN KORUNMANIZ İÇİN BİR HAYAT VARDIR: KISAS FARZDIR
KISAS, HÜR'E HÜR, KÖLEYE KÖLE, KADINA KADIN OLMAK ÜZERE YAPILIR:
KISASTA, HER KİM, ÖLENİN KARDEŞİ TARAFINDAN BİR ŞEY KARŞILIĞI BAĞIŞLANIRSA; ÖRFE UYUP, ONA DİYETİ GÜZELLİKLE ÖDEMESİ GEREKİR:
KISASTA, HER KİM YİNE SALDIRIRSA, ARTIK ONA ACI VEREN BİR AZAP VARDIR: 2. Bakara Sûresi 178. Âyet-i Kerîme(28. Sayfa): "178. Ey iman edenler! Öldürmede kısas size farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Ama her kim, ölenin kardeşi tarafından bir şey karşılığı bağışlanırsa, o zaman örfe uyması, ona diyeti güzellikle ödemesi gerekir. Bu, Rabbiniz tarafından bir hafifletme ve bir rahmettir. Her kim bunun arkasından yine saldırırsa, artık ona acı veren bir azab vardır." Kısasın kuralları içerisinde, kimlere kısas yapılacağı da belirtilmiştir. Hür kişiye karşılık, hür kimsenin öldürülmesi; köleye karşılık, köle'nin öldürülmesi; kadına karşılık, kadının öldürülmesi bildirilmiştir.
Bu kural haksızlık yapılmaması için Allah tarafından konulmuştur.
Kısas Hak'tır diye babası öldürülen bir kimse, anneyi öldüremez. O devirde kölelik vardı. Kölesi öldürülen kimse, öldürenin bir akrabasını öldüremez. Annesi öldürülen kimsenin kız çocuğu öldürülemez.
Âyet-i Kerîme ile konulan kural, adaletin tecelli etmesi, adaletsizliğe yol açılmaması içindir. Allah her şeyi Gören; her şeyi Bilen'dir.
Bu satırları yazarken aklıma geliverdi:
Şu anda bu kural olmadığı için, daha doğru ifade ile Allah'ın emri olan bir kuralın adalet terazisinde yer almaması sonucu; sarhoşken, ters yönde gidip; durakta bekleyen 18 yaşındaki genci kaldırımda öldüren kişiye verilen ceza 867 milyon TL. idi. O zamanlar bir delikanlı gencin bedeli yaklaşık bir ziraat mühendisi maaşı kadar bir bedeldi. Herkes isyan edip;
"böyle adalet olmaz" demişlerdi. Televizyon kayıtları bu işin şahididir. Bir hukuk müşaviri arkadaşıma:
"Bu hangi hukuk kuralında var?" Kararı veren hâkimin önüne, 867 milyon lirayı(o zamanki parayı) koyup:
“-Hâkim Bey senin 18 yaşındaki oğlunu, yaya kaldırımında durakta beklerken, çarptım, öldürdüm. Ters yönde idim. Çocuğun kaldırımda durakta bekliyordu. Ben de sarhoştum. Bedeli 867 milyon TL. yi buyur" diyeceğim, dediğim de, hukuk müşâviri arkadaşım:
-Hâkim haklı. Kanunlara göre bu cezayı vermiştir. Dedi. Ben de arkadaşıma:
-El insaf! Bebek bile altı kirlendiğinde bağırır ki, altı temizlensin. Bu hüküm karşısında isyan eden/ bebek gibi "altım kirlendi" diye bas bas bağıran bir hukukçu çıkmayacak mı? Dediğimde. Konuşmamız burada bitmişti.
Sarhoş şoförün, şu anda, serbest dolaşmasına karşılık; 18 yaşındaki genç mezardadır. Katilin vicdan azabından başka bir cezasının olmadığını düşünürsek; bedeli ödedi serbest kaldı. Belki vicdanının sesini de, bu kadar cüz’i bir bedelle susturdu.
Cezası verilmemiş bir kimsenin adaletin yokluğunu ispat edercesine gezmesi, sizlere bir şeyler ifade ediyor mu? Düşünmek ibadettir. Düşününüz lütfen!
Kısas farz olmakla birlikte, Rabb'imiz tarafından bir hafifletme ve bir rahmet olmak üzere diyet ödemek suretiyle, ölenin kardeşi tarafından bağışlanması mümkündür.
Bu kural Allah'ın affediciliğinin tezâhürüdür. Bu kuralı koyan Allah'tır ve affedicilerin en hayırlısıdır. Ancak:
“…her kim yine saldırırsa…” ifadesinde:
-Diyet verilerek, öldürülen kimsenin intikamının alınmasının önüne geçildiği için, öldürülen kimsenin akrabası olan kimsenin ya da:
-İlk baştan öldürüp de diyet ile kısastan kurtulan kimsenin, tekrar saldırmaları durumunda, bu saldıranlar için
“…ona acı veren bir azap vardır.” demek suretiyle, kan davalarının önüne geçilmiş olmakta,
“bir sizden, bir onlardan öldürmeler” bu hükümle birlikte bitirilmektedir.
Allah’ın koyduğu
"Kısas Kuralı"nın adalet terazisinde yer almaması, insanlara, sadece karışıklık, adaletsizlik ve dinin Âyet’lerle konulmuş kurallarından uzaklaşmayı getireceği bir gerçeklik olarak dururken, yetkili görevlilerin, bu yanlışları kaldırmalarını beklememiz de, bizlerin, en tabii hakkımızdır.
***
-KISASTA SİZİN KORUNMANIZ İÇİN BİR HAYAT VARDIR:
2. Bakara Sûresi 179. Âyet-i Kerîme(28. Sayfa):
"179. Ey temiz akıl sahipleri! Kısasta sizin için bir hayat vardır. Ümit edilir ki, korunursunuz." "Kısasta temiz akıl sahiplerinin korunmaları için bir hayat olduğunu" bildiren Allah'tır. Zira hiç kimsenin bir diğerini öldürmeye hakkı yoktur. Bu nedenle Allah kısası farz kılmıştır. Öldürüyorsa; onun da ölmesi adaletin yerine getirilmesi için şarttır. Bu nedenle Allah:
2. Bakara Sûresi 178. Âyet-i Kerîme(28. Sayfa): "178. Ey iman edenler! Öldürmede kısas size farz kılındı….” demek suretiyle, adaletin tecellisinin en doğru şekilde gerçekleşmesini, bu Âyet’i ile sağlamaktadır.
Allah'ın koyduğu farza uyulmaması durumunda cemiyetin ne hâle geldiğini bu günlerde görmemek elde değildir. Karısını öldüren kaç katil serbest dolaşmaktadır; televizyon haberlerini/ gazete kupürlerini araştırınız lütfen! Adaletin nerede saklandığını da kendinize sorunuz. Ne zaman adalet ortaya çıkar; bilinmez. İnşallah kıyamete kalmadan çıkması dileğimizdir.
Saygılarımla. 07.09.2021 12:39
ÖNEMLİ NOT:
1-) KİTABIMIN FORMATI GEREĞİ: 1- EZBERLEMEMİZ GEREKEN ÂYETLERİ KISACA BAŞLANGIÇ CÜMLESİNE KIRMIZI FONTLA; 2- ALTINA SÛRE NUMARASI, SÛRE ADI, ÂYET NUMARASI, HANGİ SAYFADA OLDUĞUNU MAVİ FONTLA; 3- ÂYET MEÂLİNİ SİYAH FONTLA YAZMAKTAYIM. BU FORMAT, TEKRAR ETMELERİ BARINDIRSA DA, OKUMADA GERİ DÖNMELERİ ÖNLEME AÇISINDAN ZAMAN KAZANDIRACAĞI İÇİN, FAYDALI OLACAKTIR KANAATİNDEYİM.
2-) KİTAPTAN DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞABİLECEĞİM İÇİN, SİTEMDE(www.koseyazilarinayorumlar.com), TÜM AÇIKLAMALI ÂYETLERİ SUNMAKTAYIM, İNŞALLAH!