SEN NEYMİŞSİN BE KOVİT19!
"Covid 19" pandemisi yapımızdaki eş, dost, akrabalar arasındaki gevşek olan ilişkileri, temelli gevşetti.
Cemiyetin kangren bir tarafı olan ilişkilerin gevşekliği meselesinde, kovit 19 tesiriyle, aşınmalar hızlanarak sona yaklaştı. Kovit 19 pandemisi ile birlikte, çarşı, pazar bitirildi. Esnaflar kepenkleri kapatmak zorunda kaldı. Eğlence yerleri, barlar, pavyonlar, kahvehaneler, kumarhaneler, kafeteryalar, sinemalar, tiyatrolar, tek kelimeyle tüm işyerleri, kovit 19 darbesinden nasiplerini aldılar.
Kimse eşim var, dostum var, arkadaşım var, akrabam var, komşum var diyemedi.
Kimse bugün çarşı pazar gezeceğim diyemedi. Evlere kapanan insanlar, milyarları da olsa tek kuruş harcayamaz oldu. Araba alacaklar, ev alacaklar, yazlık kışlık arayacaklar, sokağa çıkamaz olunca, tüm bu işlerini pandemi sonrasına bıraktılar. Bu durum, aynen, insanların ölüm zamanına gelindiğinde, hiçbir şey yapamaz olmalarına benzemiyor mu?
Korona pandemisi, aynen ÖLÜM HALİ.
Aynen öyle. Ölen kimse de bu sayılanları yapamazlar. Tüm sevenleriyle irtibatları kesilmiş; mezarlıkta 2 metre kare toprak altına girmişlerdir. "Benim malım var" diyemezler. " Mülküm var" diyemezler. "İş programım var. Gezeceğim." Di- ye- mez- ler. Vesselâm.
Zenginliğin sıfırlandığı bir zaman dilimine girildi. Zenginlik her kapıyı açamadı. Her yerde gezemedi. Hiç kimseye "Param var" dedirtmedi. Kabadayılık kovit 19' a sökmedi. Hani kabadayılar:
Heyt! Var mı bana yan bakan derlermiş ya! Kabadayıların bu kabadayılıkları kovit 19 "belâlısına" sökmedi. Kabadayılıkları, "tısss dedi" söndü.
Sokağa çıkmak yasaklandı. Çıkanlar 3153 TL. Ceza yedi. Haydi zengin evladım, "paran kadar konuş, kes cezayı" diyemedin. Ne oldu? Kim engelledi seni?
Kovit 19 değil mi? Eni ne? Boyu ne bu kabadayının? Milyonda bilmem kaç milimetre. Vay, vay, vay. Bayağı büyükmüş. Eskiden tokalaşmalar, sarılıp kucaklaşmalar, yapış yapış öpüşmeler son derece mübalağalı iken, kovit 19' la birlikte, bıçakla kesilir gibi ilişkiler kesildi. Sarılmalar, tokalaşmalar bitti. Aile içinde bile kimse birbirine sarılamadı. Sağlık çalışanları çocuklarını akrabalarına bırakıp; kapıdan, sosyal mesafeyi korumak suretiyle konuşabildiler.
Devletin güçlü bürokratları, kanun çıkarıp; "sarılmayacaksınız", "tokalaşmayacaksınız", "öpüşmeyeceksiniz" deselerdi, kovit 19' un yaptığı yaptırım gücünü sağlayabilirler miydi?
Asla sağlayamazlardı. Bir de üstelik, kanun kaide bilmezler:
-Ben gezerim. Size ne? Sarılıp öpüşürüm size ne? Derlerdi. Kovit 19' la birlikte bunu diyemediler. Zira kovit 19 vurdu mu oturtuyordu. Kimseye söz bırakmıyordu. Kimseye ağzını bile açma fırsatını vermeden sırtını yere getirip; "yendim" diyebiliyordu. Akciğerlerini tıkayıp:
-Konuş bakalım haydi! Hodri meydan diyordu.
Sen neymişsin be "KOVİT 19"?
Saygılarımla. 19.08.2020 16:48